Çocuklarda Otizm Spektrum Bozukluğu Nedir?

Otizm spektrum bozukluğu; hayatın ilk yıllarından itibaren sosyal, bilişsel ve iletişimsel gecikme ve sapmaların olduğu, çoğul etmenlerin etkileşimi sonucu oluşan bir bozukluktur.

Otizm Spektrum Bozukluğu
Otizm Spektrum Bozukluğu

Genetik ve çevresel faktörler; anne karnında ve doğum sonrası beyin gelişimini direkt veya dolaylı yoldan etkileyerek Otizm Spektrum Bozukluğu’na yol açmaktadır. Otizm spektrum bozukluğu yaşamın ilk yıllarında kendini göstermeye başlar ve temelde karşılıklı iletişim sorunları ve tekrarlayıcı kısıtlı ilgi alanları ile karakterizedir.

Çocuklarda Otizm Spektrum Bozukluğu Neden Kaynaklanır?

Otizm Spektrum Bozukluğu genetik zemini olan beynin gelişimi sırasında ortaya çıkan bir bozukluktur. Otizm Spektrum Bozukluğu’nun oluşmasında genetik faktörler rol oynasa da genetik aktarım biçimi henüz belirlenememiştir. Otizm Spektrum Bozukluğu çok nedenli kalıtımsal bir bozukluk olarak değerlendirilmektedir. Otizm Spektrum Bozukluğu, beyin gelişimini düzenleyen çok sayıda genin etkilenmesi ve çevresel etmenlerin de bu genlerin işlevlerini bozması ile ortaya çıkmaktadır.

Ailesel etmenlerin, doğum öncesi ve sonrasında yaşanan olayların Otizm Spektrum Bozukluğu’nun gelişmesinde etkisi olabileceği düşünülmektedir. Yapılan bilimsel çalışmalarda beynin farklı bölgelerinde sinir hücre bağlantılarının oluşmasında sorunlar ve beynin bazı işlevlerinde bozulmalar tespit edilmiştir. Özellikle anne karnı ve erken bebeklik dönemlerinden itibaren sosyal ve iletişimsel işlevlerden sorumlu beyin bölgelerinin bağlantılanması ve organizasyonunda sorunlara rastlanmıştır.

Çocuklarda Otizm Spektrum Bozukluğu Belirtileri Nelerdir?

İletişim başlatma ve sürdürmede kısıtlılık, çocuklara karşı ilgisizlik, konuşma gecikmesi, mimik-jest kullanımı ve anlamada kısıtlılık, sosyal ve duygusal karşılık vermede yetersizlik, tekrarlayıcı hareketler, takıntılar, sınırlı – sabit ilgiler, duygusal aşırı hassasiyet ve ya duyarsızlık temel otizm belirtileridir.

Otizm belirtileri temel iki başlık altında toplanmaktadır.

A. İletişim:

  • Otizm Spektrum Bozukluğu’nun en temel özelliği karşılıklı etkileşim ve ilişki kurma becerisindeki güçlüklerdir.
  • Zeka geriliği ve gelişimsel gecikme eşlik edebilir fakat her otizmli çocukta zeka geriliği veya genel gelişimsel gecikme bulunmaz.
  • Çoğu olguda otizm belirtileri hayatın 1. ya da 2. Yıllarında başlamaktadır.
  • Otizm Spektrum Bozukluğu genellikle çocukların ilk sosyal iletişiminin geliştiği ya da ilk kelimeleri söyledikleri andan itibaren fark edilir.
  • Bazı çocuklar anlamlı birkaç kelime kurduktan sonra konuşmanın gelişimi durur ve sosyal etkileşimde gerileme ortaya çıkar.
  • Kendi adına ya da anne babasının sesine yanıt verme gibi sosyal davranışlar kısıtlıdır.
  • Okul öncesi yıllarda; çocuğun diğer çocuklara ilgisinin olmaması, yüz ifadesinin kısıtlı olması, alışılmışın dışında göz teması olması başvuru için önemli belirteçlerdir.
  • Otizmli çocuklar başkaları tarafından rahatlatılmakta ve sakinleştirilmekte zorluklar yaşarlar.
  • Hoşlandığı durumları yada ilgisini çeken şeyleri bir başkasıyla paylaşmada sıkıntılar yaşarlar.
  • Otizmli çocukların diğer çocuklara karşı ilgileri azdır, bazıları arkadaş olmayı isteyebilir, ancak karşılıklı etkileşimde güçlükler çekerler, bir kısmı büyüdükçe birçok sosyal davranış gösterebilirler.

18 aydan küçük çocuklarda otizm belirtileri;

  • Karşılıklı konuşma sesleri ile ritmik etkileşimin olmaması
  • Karşılıklı (sosyal) gülümsemenin olmaması
  • Göz göze gelememe ya da yüz yüze gelmekten kaçınma
  • Uyku ve yeme sorunları
  • Seslere (özellikle ismine) tutarlı olarak bakmama

B. Kısıtlı Yineleyici İlgiler ve Davranışlar:

  • Otizm Spektrum Bozukluğu’nda basmakalıp davranışlar, alışılmışın dışında ilgiler, takıntılar, ritüeller, el parmak vücut hareketleri, nesnelerle yineleyici biçimde uğraşlar görülür.
  • Otizm Spektrum Bozukluğu’na sahip çocukların çoğu zaman daralmış bir ilgi alanıyla uğraştıkları, belirli oyuncaklarla aynı şekilde tekrar tekrar oynadıkları görülebilir.
  • Otizmli çocuklar aynılıkta ısrar ederler ve değişikliklere aşırı tepki gösterirler.
  • Sese, kokuya, ağrıya, yiyeceklere karşı aşırı hassasiyet veya duyarsızlık gösterebilirler.

Çocuklarda Otizm Spektrum Bozukluğu Tanısı Nasıl Konulur?

Moodist Hastanesinde çocuğun ayrıntılı değerlendirilmesi neticesinde otizm spektrum bozukluğu tanısı konulmakta ve çocuk için uygun takip ve yönetim planlanmaktadır.

Otizm Spektrum Bozukluğu tanısının konulması için biyolojik bir tanı belirteci bulunmamaktadır. Tanı çocuğun dikkatli bir şekilde incelenmesine dayanmaktadır.

Psikiyatrik Bozuklukların Tanısal Sınıflandırması’nda (DSM-5) belirtilen otizm spektrum bozukluğu tanı kriterlerini karşılayan çocuklarda diğer bozukluklar dışlandığında otizm spektrum bozukluğu teşhisi konur.
Otizm Spektrum Bozukluğu’nda, ebeveynler genellikle çocuğun tipik gelişim özelliklerinden farklılıklar gösterdiğini veya sıra dışı davranışlarının olduğunu fark ederek bir uzmana başvururlar.

Daha az sıklıkla, normal gelişim gösteren bir çocukta sonradan oluşan beceri kayıpları veya normal gelişimden sapmalar başvuru sebebi olabilmektedir.

Otizm Spektrum Bozukluğu tanısı; alınan öykü, yapılan psikiyatrik değerlendirme ve uygulanan psikometrik testler sonucunda konulur.

Çocuğun yaşı ve gelişim düzeyine göre, değerlendirme prosedürleri değişiklik gösterebilmektedir.

Otizm Spektrum Bozukluğu tanısı konulurken etnik, kültürel veya sosyoekonomik faktörler değerlendirme sırasında dikkate alınmaktadır.

Bebeklerde ve çok küçük çocuklarda otizm spektrum bozukluğu teşhisi daha zordur ve bazı otizm belirtileri (örneğin, kalıplaşmış hareketler) daha sonra gelişebilir.

Otizm Spektrum Bozukluğu tanısı konulmadan önce diğer psikiyatrik bozukluklar dışlanmaktadır. Otizm Spektrum Bozukluğu; spesifik gelişimsel bozukluklar (dil bozuklukları dahil), duyusal bozukluklar (özellikle sağırlık), reaktif bağlanma bozukluğu, obsesif kompulsif bozukluk, zihinsel engellilik, seçici mutizm, anksiyete bozuklukları, çocukluk çağında başlayan şizofreni gibi durumlardan ayırt edilmelidir.

Öykü alma

  • Gebelik öyküsü
  • Erken gelişim evrelerinin genel özellikleri
  • Başladığı yaşı, yani otizm belirtileri ilk ne zaman fark edilmiş?
  • Tıbbi öykü ve ailenin öyküsü

Gelişimsel ve psikolojik değerlendirme

  • Zeka düzeyinin değerlendirilmesi, iletişim yetilerinin değerlendirilmesi (ifade edici dil becerileri, sözel olmayan iletişimin kullanımı, dilin kullanımı)
  • Adaptif becerilerin değerlendirilmesi (hayata uyum sağlamak için becerilerini kullanabilme)

Bilişsel işlevlerin değerlendirilmesi

Otizm Spektrum Bozukluğu’nda bilişsel işlevlerin değerlendirilmesine yönelik aşağıdaki testler kullanılabilmektedir.

  • WISC-R, Porteus, Leiter, Stanfort Binet
  • Denver, AGTE
  • Beceri değerlendirme bataryası

Psikiyatrik değerlendirme ve gözlem

Otizm Spektrum Bozukluğu’nun teşhisinde gözlem ve muayene en önemli bölümdür.

  • Sosyal ilişki düzeyi (göz teması, bağlanma becerileri, sosyal cevaplılık, içgörü)
  • Davranış özellikleri (tekrarlayıcı davranışlar, kendini uyarma, değişikliğe uyum gösterememe, çevreye karşı uygunsuz aşırı hassasiyet)
  • Dil ve iletişime dair zorluklar (ekolali, iletişimsel konuşmanın varlığı)
  • Oyun becerileri (oyuncaklarla amacına uygun kullanmama, sembolik/hayali oyunun varlığı)

Medikal değerlendirme

Otizm belirtileri ile karışabilecek ya da otizm belirtilerine neden olabilecek ilgili tıbbi durum söz konusu olduğunda, genetik anormallikler, nöbet varlığı gibi durumlar değerlendirilir.

  • İşitme testi (ABR,BERA) (her otizm düşünülen çocukta)
  • Konsultasyon (nöroloji, pediyatri, genetik) (gerekli durumlarda)
  • EEG, MR/CT, kromozom analizi

Çocuklarda Otizm Spektrum Bozukluğu Nasıl Tedavi Edilir?

Otizm belirtilerinin tamamen ortadan kalkması çoğu kez mümkün değildir, amaç çocuğun var olan yetersizliğini en alt düzeye indirmek, var olan potansiyelini geliştirmektir. Otizm Spektrum Bozukluğu tanısı konduktan sonra hastanın takip ve tedavi programı hızlı bir şekilde düzenlenmelidir.

Otizm Spektrum Bozukluğu’nda kullanılan tedavi yöntemleri ve destekleyici yaklaşımlar şunları kapsar:

  • Psikoeğitim
  • Özel eğitim/davranış terapisi
  • Konuşma ve dil terapileri
  • Uğraş terapileri
  • Bilişsel davranışçı terapiler ve bireysel psikoterapiler (yüksek işlevli ergenlerde)
  • Aile eğitimleri
  • Ergoterapi
  • Motor becerilerin desteklenmesi
  • Gerekli olduğunda ilaç tedavisi
  • Çok özel durumlarda yataklı tedavi

Eğitsel tedavi yaklaşımları

  • Otizm Spektrum Bozukluğunda temel tedavi eğitsel tedavi yaklaşımlarıdır.
  • Eğitsel tedavilerle sosyal – iletişimsel alanda gelişme, istenmeyen davranışların azaltılması ve yeni becerilerin kazanılması hedeflenmektedir.

Davranışsal

  • Uygulamalı Davranış Analizi (ABA) gibi davranışsal müdahaleler, otizm spektrum bozukluğunda kullanılan en temel eğitimsel müdahalelerdir.
  • ABA programı, otizm belirtileri yaşayan çocuklar için Erken Yoğun Davranışsal Müdahaleleri içermektedir.
  • ABA teknikleri, otizm belirtileri gösteren çocuklarda problemli davranışların ortadan kaldırılmasında etkilidir. ABA; akademik beceriler, uyarlanabilir yaşam becerileri, iletişimsel-sosyal beceriler ve mesleki beceriler konusunda etkili bulunmuştur. Otizm Spektrum Bozukluğu olan çocukların çoğu, görevleri ayrı ayrı öğrenme eğilimi gösterdikleri için, bu becerilerin genellenmesine yönelik çalışmalar önemlidir.

İletişim

  • İletişim, otizm belirtileri gösteren çocuklarda eğitsel müdahalenin ana odak noktasıdır.
  • Çocuğun konuşma becerisi dikkate alınarak bireyselleştirilmiş bir eğitim planı oluşturulmaktadır.
  • Henüz kelimesi olmayan otizmli çocuklara; işaret dili, iletişim panoları, görsel destek, resim değişimi ve diğer güçlendirici iletişim biçimleri gibi alternatif iletişim yöntemleri kullanılarak yardımcı olunabilir.
  • Akıcı konuşan otizmli bireyler için pragmatik dil becerilerini geliştirmek hedeflenmektedir.
  • Sosyal karşılıklılık ve pragmatik dil becerilerini geliştirmek için birçok program kullanılmaktadır.

Eğitsel

  • Otizm Spektrum Bozukluğu’nda kişiye ve görülen otizm belirtilerine göre bireyselleştirilmiş bir eğitim planı hazırlanmaktadır.
  • Otizm belirtileri gösteren çocuklarda etkili olduğu görülen programlar genellikle deneyimli bir ekiple planlı, yoğun, bireyselleştirilmiş müdahaleleri içeren programlardır. Öğretilen becerilerin hayata genelleştirilmesini sağlamak için ailenin de katılımını içeren eğitsel yöntemler daha etkili bulunmuştur.
  • Otizm belirtileri gösteren çocuklarda eğitim planı hazırlanırken; çocuğun güçlü ve zayıf yönlerinin de değerlendirilmesi önemlidir. Eğitim planında; eğitimin amaçları, hedefleri ve etkililiğin izlenmesi için prosedürleri yer almalıdır.
  • Kullanılan müfredat, programlara göre değişmekle birlikte, sözel ve sözel olmayan iletişim, akademik beceriler, sosyal, motor ve davranışsal yetenekleri geliştirme hedeflerini içermektedir.
  • Otizm belirtileri gösteren çocuklar için ebeveyn eğitimi de oldukça önem arz etmektedir.

Diğer Müdahaleler

  • Bilişsel davranışçı terapi, Otizm Spektrum Bozukluğu’na sahip yüksek işlevli gençlerde anksiyete ve öfke yönetimi için etkindir.
  • Duyu bütünleme tedavisinin otizm spektrum bozukluğunda yararlı olduğuna dair kesin kanıtlar bulunmamakla birlikte özellikle duyusal sorunlar yaşayan çocuklarda ek müdahale yöntemi olarak kullanılabilmektedir.
  • Otizm Spektrum Bozukluğu’na eşlik eden duygudurum bozukluğu, ciddi öfke krizleri, saldırganlık gibi bazı durumlarda yataklı tedaviler gerekli olabilmektedir.

İlaç Tedavileri

  • Otizmin temel belirtilerini iyileştiren bir ilaç henüz geliştirilememiştir.
  • İlaç tedavileri eşlik eden psikiyatrik durumlar (örn. anksiyete, depresyon), saldırganlık, kendine zarar verme davranışı, hiperaktivite, dikkatsizlik, tekrarlayıcı davranışlar ve uyku bozuklukları gibi durumların tedavisinde kullanılır.
  • İlaç tedavileri, Otizm Spektrum Bozukluğu olan çocukların eğitim ve diğer müdahalelerden faydalanma olanağını artırabilir.

Çocuklarda Otizm Spektrum Bozukluğu Tedavi Edilmezse Ne Olur?

Otizm tedavi edilmediğinde ya da tedavi geciktirildiğinde beynin düzelebilme kapasitesi yıllar içinde azaldığı için eğitimsel tedavilerden alınan yarar yaş büyüdükçe azalabilmektedir. Tedavi geciktirildiğinde kişinin sosyal- iletişimsel becerilerinde ve yaşamını idame ettirmede yardımcı birtakım becerilerinde kalıcı kayıplar oluşabilmektedir.

Çocuğunda Otizm Spektrum Bozukluğu Olan Anne ve Babalara Öneriler

Otizm Spektrum Bozukluğu çok erken yaşlardan itibaren tanı alabildiği için en önemli şeylerden biri bu konuyla ilgili farkındalıktır. Anne ve babaların, çocuklarında normal gelişimden sapma olduğunu fark ettiklerinde zaman kaybetmeden bir uzmana başvurmaları önemlidir.

Çocuklarına Otizm Spektrum Bozukluğu tanısı konulması anne ve babalar için genellikle zorlayıcı bir durum olabilmekte ve bazen bu tanıyı kabullenmek oldukça zaman alabilmektedir. Bazen de anne ve babalar tanıyı doğrulatmak için birçok doktora başvuru yapabilmektedir. Bu durum psikososyal ve maddi kaynakların boşa harcamasına neden olabilmektedir. Özellikle eğitsel müdahalelerin erken dönemde başlaması otizm belirtileri gösteren bir çocuk için ciddi önem arz ettiğinden tanı aşamasında çok zaman kaybetmemek gerekmektedir.

Eğitsel müdahaleler çok önemli olsa da önemli olan doğru eğitime doğru zamanda ulaşmak ve eğitimin sürekliliğidir. O nedenle tanı alır almaz bütün kaynaklar belli bir şeye aktarılmamalı, zamana yayılmalıdır.

Otizm Spektrum Bozukluğu tedavisinde çocuğun eğitsel müdahalelerden aldığı faydanın arttırılması için ebeveynlerin belli müdahaleleri öğrenmeleri ve ders dışı zamanlarda da uygulamaları önem arz etmektedir.

Otizm Spektrum Bozukluğunun radikal bir tedavisi olmaması nedeniyle anne ve babalar otizm belirtileri gösteren çocukları için alternatif birçok tedavi yöntemi araştırma yoluna gitmektedirler. Alternatif tedavilerin bir kısmında çocuğa zarar verebilecek bir durum yokken bazıları da çocuğa zarar verebilme riski taşımaktadır. Yapılan bilimsel çalışmalarda; masaj, multivitamin preparatları, spor, müzik terapisi, hayvanlarla yapılan terapiler, akupunktur gibi yöntemler kabul edilebilir, zararı olmayan yöntemler olarak belirtilmekte iken yüksek doz B ve C vitamini, immun terapiler, nörofeedback, hiperbarik oksijen tedavisi, glutensiz diyet, şelazyon gibi uygulamaların otizmin tedavisinde herhangi bir şekilde fayda sağlamadığı ve bazı olumsuz etkilerinin olabileceği ifade edilmektedir.

Bu sayfadaki bilgiler Özel Moodist Hastanesi Medikal Ekibi tarafından hazırlanmıştır.

Randevu Talep Edin

      This will close in 20 seconds

      Hemen Ara

       
      Hemen Ara  

      WhatsApp

       
      WhatsApp  

      Randevu Talebi

       
      Randevu Talebi  

      Uzmana Sorun

       
      Uzmana Sorun  
      HIZLI RANDEVU TALEP ET

        X
        RANDEVU TALEBİ LABORATUVAR SONUÇLARI