İçindekiler
- 1 Çocuklarda ve Ergenlerde Depresyon Nedir?
- 2 Özel Moodist Hastanesinde Çocuklarda ve Ergenlerde Depresyon Nasıl Tedavi Edilir?
- 2.0.1 Çocuklarda ve Ergenlerde Depresyon Tedavi Edilmezse Ne Olur?
- 2.0.2 Çocuklarda ve Ergenlerde Depresyon ile Başa Çıkmak İçin Ne Yapılabilir?
- 2.0.3 Depresyonda Olan Çocukların Anne ve Babalarına Öneriler
- 2.0.4 Çocuklarda ve Ergenlerde Depresyon Tedavisini Engelleyen Yanlış Yaklaşımlar Nelerdir?
- 2.0.5 Randevu Talep Edin
Çocuklarda ve Ergenlerde Depresyon Nedir?
Hem erişkinlerde hem de çocuklarda ve ergenlerde Depresyon, günümüzde en yaygın psikolojik sorunların başında yer almaktadır. Günlük yaşantımızda olağan bir terim olarak kullanılmakta ve herhangi bir olay karşısında hissedilen üzüntü duygusu ile karıştırılmaktadır. Fakat depresyon, yalnızca üzüntü duygusu ile ilişkili değildir. Depresyon, günlük yaşamda işlevsellik kaybı, önceden yapılan etkinliklere ilginin azalması ya da hiç ilgi duymamak, içe kapanmak, ağlama atakları, iştahın artması ya da azalması, çok uyuma ya da az uyuma hali, intihar eğilimi gibi tipik belirtiler ile karşımıza çıkar.
Depresyonun sadece erişkinler tarafından yaşanıldığına dair yanlış bir düşünce vardır. Fakat çocukluk çağında da depresyon görülebilmektedir. Çocuklarda ve ergenlerde depresyon, günümüzde yetişkinleri etkilediği kadar, aynı derecede çocukları ve ergenleri de zorlayıcı olabilmektedir. Çocuklarda ve ergenlerde depresyon genelde davranışlarda değişim ile görülmektedir. Her çocuk ve ergende depresyon farklı şekilde görülebilir. Kimi çocukta davranışlarda huzursuzluk, daha sinirli olma, söz dinlememe şeklinde görülürken, kimi çocukta ise içe dönük olma, sessizleşme, durgunlaşma olarak görülebilir. Çocuklarda ve ergenlerde depresyon dikkat ve konsantrasyon gibi bilişsel zorlanmalar ile de görülebilir.
Aynı zamanda çocuklarda ve ergenlerde depresyonu arkadaş ilişkilerinde zorlanma, başarısız olmaktan endişe etme, hayal kırıklığı yaşamak, geçici stres yapıcı durumlara maruz kalmak ile karıştırmamak gerekir. Bu durumlar çocuk ve ergenler üzüntü duygusuna sebep olurken, depresyon uzun süren ve ciddi zorlanmaların olduğu bir durumdur. Çocuklarda ve ergenlerde depresyonla seyreden ciddi intihar düşünceleri, kendine zarar verme eğilimi gibi durumlar risk yaratmaktır. Çocuklarda ve ergenlerde depresyon olduğu düşünüldüğünde uzmanlar tarafından intihar riskinin değerlendirilmesi önemlidir. Çocuklarda ve ergenlerde depresyona yönelik araştırmalarında karşımıza iki önemli nokta çıkarmaktadır. Bunlardan ilki ergenlikte depresyon riskinin arttığı yönündedir. İkicisi ise depresyonun ilk dönemlerinin sanıldığından daha erken yaşlarda ortaya çıkmasıdır. Bu konuda yapılan çalışmaların artması, toplumun çocuk ve ergenlerde depresyon konusunda bilinçlendirilmesi, profesyonellerin ve tedaviye ulaşılabilirliğin artması belirtilerin daha erken yaşlarda fark edilmesini sağlamaktadır.
Ayrıca gençler arasında intihar oranlarının artması, toplum açısından bir uyarı niteliğindedir. Çocuklarda ve ergenlerde depresyon konusu tanımak ve erkenden önleyici tedavi seçeneklerini değerlendirmek oldukça önemlidir. Özellikle riskli davranışları olan yüksek risk altındaki gruplar, cinsel ya da fiziksel şiddete maruz kalan çocuk ve ergenler depresyon açısından değerlendirilmelidir. Çocuklarda ve ergenlerde depresyon için farklı yaygınlık oranları bildirilmiştir. ABD’de yapılan bir çalışmada okul öncesi dönemde %0.9 okul çağındaki çocuklarda %1.90 ergenlerde ise %4.70 depresyon oranları bulunmuştur. Çocuklarda ve ergenlerde depresyonun erken ergenlikte kızlarda daha fazla oranda ortaya çıktığı bilinmektedir. Bazı çalışmalar ise yine kız ergenlerin, erkeklerden daha ağır depresif belirtiler gösterdiği bulunmuştur.
Çocuklarda ve Ergenlerde Depresyon Neden Kaynaklanır?
Çocuklarda ve ergenlerde depresyon birçok farklı sebebe bağlı olabilir. Çocuklarda ve ergenlerde depresyonun kaynağı ele alınırken kapsamlı bir değerlendirme ve gözlem yapmak önemlidir. Çocuğun ya da ergenin zorlandığı durumun doğru ele alınması, tedavi süreci için oldukça önemlidir. Çocuklarda ve ergenlerde depresyonunu genetik yapı, çevresel etkenler, biyolojik etkenler, büyüme hormonu ve psikolojik durumlar tetikleyebilmektedir.
Aynı zamanda çocuklarda ve ergenlerde depresyonu;
- Aile içi şiddet
- İhmal
- Anne ya da babadan uzun süre ayrı kalmak (çocuğun yaşına göre değişebilir)
- Anne-babanın boşanması
- Fiziksel, duygusal ya da cinsel istismara maruz kalmak
- Travmatik yaşantılar
- Aileye yeni bir üyenin katılması
- Okul ya da arkadaşlık ile ilgili sorunlar
- Hastalık süreçleri
- Toplumsal olaylar gibi durumlarda çocuk ve ergenlerde depresyonunun kaynağı olabilmektedir.
Çocuklarda ve Ergenlerde Depresyon Belirtileri Nelerdir?
Çocuklarda ve ergenlerde depresyonun belirtileri her yaş için farklı belirtiler ile karşımıza çıkabilir.
Çocukluk döneminde depresyon belirtileri şu şekildedir:
- Akut bir şekilde oluşan yeme ve uyku problemleri
- İçe kapanma, sosyal çevreye ilgisizlik
- Olduğundan fazla hareketlilik, hırçınlık
- Kendine ya da bir başkasına zarar verme
- Parmak emme, tırnak yeme, alt ıslatma
- Durdurulamayan mastürbasyon
- Duygusal olarak tutarsızlık şeklinde görülebilmektedir.
Ergenlerde depresyon belirtileri çocukluk çağında yaşanabilecek belirtilerden daha farklı olabilmektedir.
Ergenlerde depresyon;
- Fiziksel şikayetler
- Okul başarısında düşme
- Motivasyon kaybı
- Evden kaçma girişimleri
- Ani öfke patlamaları
- Sigara, alkol ya da madde kullanımı
- Arkadaşlığa ya da sosyalleşmeye karşı ilgide azalma
- Ölüm korkusu ya da sıklıkla ölümden söz etme
- Kendine zarar verme davranışları
- Uyku ve yeme problemleri şeklinde görülebilmektedir.
Çocuklarda ve Ergenlerde Depresyon Tanısı Nasıl Konulur?
Çocuklarda ve ergenlerde depresyonun tanısı koyarken, diğer bozukluklardan ayırt edilmesi oldukça önemlidir. Depresyonu taklit eden veya depresyona neden olan biyolojik durumların ayırt edilmesi gerekir. Çocuklarda ve ergenlerde depresyon, anksiyete bozukluğu, uyum bozukluğu, ergenlerde madde kullanımı, erken başlangıçlı şizofreni gibi bozukluklardan ayırt edilmelidir.
Çocuklarda ve Ergenlerde depresyon tanısı koyabilmek için anne ve babadan alınacak detaylı anamnez (öykü) oldukça önemlidir. Aynı zamanda okuldan alınacak bilgilerde doğru tanı için yol gösterici olabilmektedir. Çocuklarda ve Ergenlerde depresyon tanısı için belli psikolojik test ve envanterler kullanılabilmektedir. Değerlendirmenin önemli noktası semptomların ne zaman ve nasıl başladığı, yaş gelişim döneminde beklenen bir durum olup olmadığı, günlük yaşamanın işlevselliğini ne kadar etkilediğinin sorgulanmasıdır. Bu değerlendirmelerden sonra çocuk-ergen psikiyatri hekimi tarafından tanı konularak, tedavi yöntemleri önerilir.
Özel Moodist Hastanesinde Çocuklarda ve Ergenlerde Depresyon Nasıl Tedavi Edilir?
Çocuklarda ve ergenlerde depresyon tedavisi için biyopsikososyal bir yaklaşım gerekir. Çocuklarda ve ergenlerde depresyon tedavisinde çocuğun ve ailenin bilgilendirilmesi gerekir. Anne ve baba pek çok kez kendini çocuğun yaşadığı durum ile ilgili sorumlu tutabilir ve dışlanmış hissedebilir. Ebeveynlik becerileri ile ilgili kendilerini sorgulama eğilimindedirler. Bu nedenle anne-baba eğitimi, çocuğun sorununa yardımın sağlayacak en önemli kriterlerden biridir. Özellikle oyun çağında anne-baba ile iş birliği daha da önem kazanır. Tedavi sırasında çocuğun yaşamına dahil olarak, ona özel zaman ayrılmalı ve değer verildiği hissettirilmelidir. Yalnızca yaşadığı depresyon sebebi ile değil, her an onun destekçisi olunacağı konuşulmalıdır. Çocuklarda ve ergenlerde depresyon tedavisinde çocuğun destek aldığı uzmanların sıcak, koruyucu, destekleyici, çocuk ve ergene sınır oluşturan tutumu da önemli ve yardımcıdır.
Çocuklarda ve ergenlerde depresyon tedavisinde çocuğun duygularını isimlendirmesi, anlatması ve olumsuz duyguların üstesinden gelmesine yardımcı olup, cesaretlendirmek gerekir. Okul döneminde tüm bu tutumlara ek olarak, ilaçlar da hekim kontrolünde tedaviye eklenebilir. Çocuklarda ve ergenlerde depresyon tedavisinde psikoterapinin oldukça önemli bir yeri vardır. Psikoterapi ilaç tedavisi işe eşgüdümlü uygulanabileceği gibi tedavi ekibinin kararına göre tek başına da uygulanabilir.
Psikoterapi görüşmelerinde çocuğu dinlemek, anlamaya çalışmak, açıklayıcı bilgiler sunmak ve özelliklerinin farkına varmasına yardımcı olmak, gerektiğinde yönlendirmek psikoterapinin temel amaçlarındandır. İntihar düşünceleri olan ergenlerde hekim yönlendirmesinin gerektiği hem çocuğa hem de aile anlatılmalıdır. İntihar düşünceler ya da kendine zarar vermeleri olan ergenler için dikkatli denetim ve aile-okul iş birliği önemlidir. Çocuklarda ve ergenlerde depresyon tedavisinde ailenin tutumu, sürece katkı sağlaması beklenir. Tedavide şema terapi, çocuk merkezli oyun terapisi, bilişsel davranışçı terapi, EMDR terapisi, çözüm odaklı terapi, aile terapisinin teknik yöntemleri uygulanır.
Çocuklarda ve Ergenlerde Depresyon Tedavi Edilmezse Ne Olur?
Çocuklarda ve ergenlerde depresyonun tedavisi ciddiye alınmadığında riskli sonuçlar doğurabilmektedir. Depresyon özellikle ergenlerde intihar düşüncelerine yol açabilmektedir. Sigara, alkol ya da madde kullanımı konusunda risk oluşturabilmektedir. Bunlar ile çocuklarda ve ergenlerde depresyonun tedavi edilmemesi durumunda, işlevsellikte bozulma, isteksizlik, huzursuzluk gibi durumlar yaşanabileceğinden günlük yaşam kalitesi de düşebilmektedir.
Yine tedavi edilmeyen çocuk ve ergen depresyonu, içine kapanma ve ilişki kurmama, nasıl intihar edeceğine dair kesin fikirlerin olması, başarısızlık, değersizlik hissi gibi sonuçlar doğurabilmektedir.
Çocuklarda ve ergenlerde depresyon hastalığında huzursuz aile ortamı, intihar düşüncelerini artırmaktadır. Aile yapısı ve ailenin desteğinin intihar düşünceleri ile bağlantılı olduğu bilinmektedir. Depresyonu olan çocuk ve ergenler ailelerini daha katı, dışlayıcı, desteklemeyen nitelikte oldukları şeklinde tanımlamaktadır. Bu durumda ergenler ve anne-baba arasındaki ilişkilerin daha fazla gerilmesine sebep olabilir.
Çocuklarda ve Ergenlerde Depresyon ile Başa Çıkmak İçin Ne Yapılabilir?
Çocuklarda ve Ergenlerde depresyonla başa çıkmak için en başta durumu kabul etmek ve bir uzman desteği almak oldukça önemlidir. Uzman desteğinin yanı sıra çocuk ve ergene işlevsel baş etme yöntemlerini öğretmek gerekir. Başkaları ile bağlantı kurmasına olanak sağlamak önemlidir. Çocuklarda ve ergenlerde depresyonla başa çıkmak için çocuğun ya da ergenin günlük rutinini yapılandırmak önemlidir. Alternatif uğraşlar sunmak, sosyalleşmesine olanak sağlamak, depresif belirtilerin azalmasına etki edecektir. Fiziksel sağlığın, ruh sağlığını etkilediği bilinmektedir. Çocuklarda ve ergenlerde depresyonla başa çıkarken de uyku ve yeme rutinlerine dikkat edilmelidir.
Depresyonda Olan Çocukların Anne ve Babalarına Öneriler
Anne ve babalar çocuklarda ya da ergenlerde oluşan davranışsal ve psikolojik belirtileri iyi gözlemlemelidir. Hem çocuklarda hem ergenlerde depresyon belirtilerinden en az dördü birkaç haftadır devam ettiğinde uzmana danışılmalıdır. Erken teşhis ve tedavi oldukça önemlidir. Anne ve babaların depresyon hakkında bilgi sahibi olması önemlidir. Çocuk ya da ergene anlayış ile yaklaşmak, sabırlı, duyarlı, tutarlı olmak oldukça önemlidir. Zaman zaman anne ve babalar çocuğun şımarıklık yaptığın, ilgi çekmek için bu yollara başvurduğunu düşünebilmektedir. Bu durum çocukta anlaşılmadığı hissini doğurabileceği, çocuğun kendini suçlu ve eksik hissetmesine yol açabilmektedir. Depresyonun tedavi edilebilir bir hastalık olduğu aile tarafından kabul edildiğinde, çocuk ya da ergen içinde rahatlatıcı olacaktır. Çocuk ve ergenlerde depresyon önemli oldukça aile ilişkilerinden kaynaklanan sorunlar sebebi ile yaşanabilmektedir. Anne ve babaların aile ilişkilerinde tutarlı ve duyarlı davranması oldukça önemlidir.
Çocuklarda ve Ergenlerde Depresyon Tedavisini Engelleyen Yanlış Yaklaşımlar Nelerdir?
“Onun sorununu ben çözerim, destek almasına gerek yok”
Çocuklarda ve Ergenlerde Depresyon çoğu zaman aileler tarafından ciddiye alınmayan, dönemsel bir üzüntülü olma hali görülebilmektedir. Bu, tedavi sürecinin geç başlamasına sebep olmakla birlikte, tedaviyi tıkayan yanlış bir düşüncedir. Aileler çoğu zaman çocuklarda ve ergenlerde depresyondan dolayı meydana gelen belirtileri kendilerinin çözebileceğini inanır. Tedavide aile ile iş birliği yapmak hem sürecin daha sağlıklı ilerlemesini sağlarken hem de çocuğun ya da ergenin kendini daha desteklenmiş hissetmesini sağlar. Önemli noktalardan biri de erken teşhis ve tedavinin başlaması hastalığın dirençli hale gelmesini önleyecektir. Bu sebeple çocuklarda ve ergenlerde görülen depresyonunun tedavinde uzman desteği almak son derece önemlidir.
“İlaç kullanmasını istemiyorum”
Çocuklarda ve ergenlerde depresyonun tedavisi için tüm tedavi seçeneklerinin değerlendirilmesi önemlidir. Bunların içinde ilaçla tedavi de vardır. Aileler maalesef dijital ya da yazılı basında, sosyal medyada yer alan yanlış bilgilerden olayı ilacın çocuğa zarar vereceğini düşünmektedir. Örneğin, grip olan bir çocuğun tedavisinde kullanılan ilaçlar konusunda endişe görülmezken, aynı hassasiyeti psikolojik tedavi sağlayan ilaçların kullanımında gösterilmemektedir. Depresyon beyindeki kimyasal bozulma ile ilgili bir durumdur bu sebeple çoğu zaman ilaç tedavisi depresyon tedavisinde çok kıymetlidir. İlaç ve psikoterapinin eş güdümlü devam ettiği tedavilerin daha işlevsel olduğunu bilinmektedir.
“Depresyonda olması için bir sebep yok”
Aileler zaman zaman çocuğun ya da ergenin belirtilerini fark edip uzmana başvursalar bile problemin kaynağını çocukta ararlar. Ailelere göre her şey çok olağandır ve çocuğun depresyonda olması için herhangi bir sorun yoktur. Fakat bilinmektedir ki aile içindeki tüm olaylar çocuğun ruh sağlığını etkilemektedir. Anne-babanın kendini iyi hissetmesi, huzurlu bir ev ortamı, demokratik tutumlar çocuğun iyilik hali için önemlidir. Çocuklar bir nevi ebeveynlerin yansımadır. Bu sebeple depresif belirtileri olan annenin, çocuğunda da depresif belirtiler görülmesi normaldir.
Günümüz çocukları, sabah erkenden uyanmakta, okula gitmek için trafikte zaman geçirmekte, okulda katılması gereken derslere, uyması gereken kurallara uymakta, gün sonunda evdeki sorumluklarını yerine getirmekte ve gün sonuna kadar koşturmaktadır. Bu tempoda çocuğun duygusal olarak boşalma sağlayabileceği zamanı olmayabilir. Tıpkı bir minyatür yetişkin gibidir.
Günümüz anne babaların ruhsal açıdan çok daha fazla sıkıntısının olmasının etkililiği kadar, yaşam koşullarının da rol oynadığı bir gerçektir. Bu nedenle çocuk ve ergenlerinde ruhsal zorlanmaları olabilir ve tedaviye ihtiyaç duyabilirler. Ailenin tedaviye dahil edilmesi son derece kıymetlidir.
Bu sayfadaki bilgiler Özel Moodist Hastanesi Medikal Ekibi tarafından hazırlanmıştır.