Willis-Ekbom hastalığı olarak da bilinen huzursuz bacak sendromu nörolojik bir rahatsızlıktır. Bu probleme bağlı olarak kişiler bacaklarında bir huzursuzluk ve dayanılmaz bir hareket ettirme ihtiyacı hissederler. Bu problemden muzdarip çoğu kişinin şikayetleri özellikle istirahat ya da uyku öncesi zamanda belirginleşme eğilimindedir.
Uyku düzenine olan etkisinden dolayı huzursuz bacak sendromu hastalarda gündüz vakti uykululuğu ve halsizliğe neden olabilir. Doğru tedavi uygulanmadığında bu durum depresyon gibi çeşitli sağlık sorunlarının gelişmesini tetikleyebilir.
Huzursuz bacak sendromu herhangi bir yaşta ortaya çıkabilir ve genellikle yaşın ilerlemesi ile birlikte kötüleşme eğilimindedir. Çeşitli kişisel girişimler ve yaşam tarzı değişiklikleri bu problem ile ilişkili şikayetlerin kontrolünde katkı sağlayabilir. Bu yöntemler dışında uygun merkezlerde planlanan ilaç tedavileri sayesinde birçok huzursuz bacak sendromu hastasına yardımcı olunabilir.
İçindekiler
- 1 Huzursuz Bacak Sendromu Nedir?
- 1.1 Huzursuz Bacak Sendromu Belirtileri Nelerdir?
- 1.1.1 Huzursuz Bacak Sendromu Tanısı Nasıl Konulur?
- 1.1.2 Moodist Hastanesi’nde Huzursuz Bacak Sendromu Nasıl Tedavi Edilir?
- 1.1.3 Huzursuz Bacak Sendromu Tedavi Edilmezse Ne Olur?
- 1.1.4 Huzursuz Bacak Sendromu ile Başa Çıkmak İçin Ne Yapılabilir?
- 1.1.5 Huzursuz Bacak Sendromu Olan Yakınıma Nasıl Yardımcı Olabilirim?
- 1.1.6 Randevu Talep Edin
Huzursuz Bacak Sendromu Nedir?
Huzursuz bacak sendromu sık görülen, kronik (uzun süreli) ve birçok faktöre bağlı olarak ortaya çıkabilen bir hareket bozukluğudur. Bu durum genellikle dinlenme anında bacaklarda başlayan ve ağrılı olmayan anormal bir hareket ettirme dürtüsü ile karakterizedir. Huzursuz bacak sendromu olan bireylerde bu şikayette aktivite ile birlikte iyileşme gözlenir.
Bu sendromdaki belirtiler geceleri kötüleşme eğilimindedir. Uyku düzeni olumsuz yönde etkilenir ve genellikle uyku sırasında ortaya çıkan istemsiz seyirme şeklindeki periyodik bacak hareketleri olarak tanımlanan hareket bozukluğu da belirtilere eklenir.
Huzursuz bacak sendromunun tanısında çoğunlukla bir gecikme söz konusudur. Rahatsızlığın başlangıcı çocukluk dönemine kadar uzanabilir ancak ortalama tanı alma yaşı yaklaşık olarak kişi 30’lu yaşlarındayken gerçekleşir. Bu nörolojik rahatsızlık günümüzde çeşitli ilaç tedavileri sayesinde kontrol altına alınabilmektedir.
Huzursuz Bacak Sendromu Türleri Nelerdir?
Temel olarak iki tip huzursuz bacak sendromu mevcuttur. Bu huzursuz bacak sendromu türleri primer (birincil) ve sekonder (ikincil) olarak sınıflandırılır. Primer huzursuz bacak sendromu başka herhangi bir metabolik, genetik ya da kullanılan bir ilacın yan etkisi ile ilişkilendirilemeyen rahatsızlığı ifade ederken sekonder huzursuz bacak sendromu başka bir sağlık durumu sonucu oluşan hastalığı tanımlar.
Demir eksikliği, son evre böbrek yetmezliği, şeker hastalığı, romatolojik rahatsızlıklar, venöz yetmezlik, periferik nöropati, folik asit ya da magnezyum eksikliği gibi durumlar, sekonder huzursuz bacak sendromu türünün ortaya çıkmasında tetikleyici özellik gösterebilen sağlık sorunlarıdır.
Huzursuz Bacak Sendromu Neden Kaynaklanır?
Huzursuz bacak sendromunun neden kaynaklandığı genellikle bir gizem olarak kalır ancak genetik yatkınlık ve çeşitli çevresel faktörler hastalığın oluşmasında tetikleyici özellik gösterebilir. Bu rahatsızlıktan muzdarip kişilerin büyük çoğunluğunda pozitif bir aile öyküsünün mevcut olması huzursuz bacak sendromunda çeşitli genetik anormalliklerin etkili olabileceğine işaret eder. Ailesel geçişli olan huzursuz bacak sendromu genellikle 45 yaşından önce başlama eğilimindedir.
Huzursuz bacak sendromunun ilişkili olduğu bir diğer durum da demir eksikliği olabilir. Bazı kişilerde kanın biyokimyasal incelenmesi sonrasında demir değeri normal olarak tespit edilse bile beyin dolaşımındaki demirin düşük olması, huzursuz bacak sendromu gelişimi ile sonuçlanabilir.
Sinir hücreleri arasındaki iletişim nörotransmitter adı verilen kimyasallar aracılığı ile gerçekleştirilir. Bu nörotransmitterler arasında yer alan dopamin ile huzursuz bacak sendromu arasında bir ilişki mevcut olabilir. Dopamin ve bu maddenin etkilediği yollardaki problemler Parkinson hastalığının ortaya çıkmasında etkilidir. Bu ilişki aynı zamanda huzursuz bacak sendromunun Parkinson hastalığına sahip bireylerde sık olarak tespit edilmesini aydınlatıcı özellik gösterebilir.
Kafein, nikotin ve alkol gibi çeşitli maddeler, huzursuz bacak sendromu ile ortaya çıkan şikayetlerde kötüleşmeye neden olabilir. Bu maddeler dışında alerji, bulantı, depresyon ve psikoz gibi durumların tedavisi amacıyla kullanılan ilaçların bir yan etkisi olarak da huzursuz bacak sendromu meydana gelebilir.
Primer huzursuz bacak sendromu herhangi bir başka sağlık durumu ile ilişkili değildir. Çeşitli sağlık problemlerine sekonder olarak meydana gelen huzursuz bacak sendromunda altta yatan bu nedenin tespit ve uygun şekilde tedavi edilmesi ile hastalığın giderilmesi mümkün olabilir. Huzursuz bacak sendromu ile yakın ilişkili kabul edilen birçok sağlık problemi mevcuttur:
- Hipotiroidizm
- Depresyon
- Fibromiyalji
- Amiloidoz
- Lumbosakral radikülopati gibi çeşitli omurilik patolojileri
- Çölyak hastalığı
Bazı kadınlarda gebelik döneminde huzursuz bacak sendromu gelişebilir ve genellikle hamileliğin son 3 ayında ortaya çıkar. Gebelerde ortaya çıkan huzursuz bacak sendromu doğum sonrası haftalar içerisinde kendiliğinden kaybolur.
Huzursuz Bacak Sendromu Belirtileri Nelerdir?
Huzursuz bacak sendromu belirtileri arasında en belirgin olanı hastada özellikle yatarken belirginleşen bacaklardaki karşı konulamaz hareket ettirme isteğidir. Bu dürtüye aynı zamanda karıncalanma, sızlama ve çekme gibi diğer belirtiler eşlik edebilir. Bacağın hareket ettirilmesi ile bu belirtilerde bir rahatlama meydana gelir. Orta düzeydeki bir huzursuz bacak sendromu belirtileri her gece ortaya çıkmayabilir. Daha ciddi vakalarda ise şikayetler oldukça zorlayıcı bir seyir izleyebilir. Şiddetli düzeydeki huzursuz bacak sendromu belirtileri kişinin sinemaya gitmek gibi basit aktivitelerinden uçak yolculuğuna kadar yaşamının birçok alanında zorlayıcı etki gösterebilir.
Huzursuz bacak sendromu olan kişilerde belirtilerin gece vakti belirginleşmesine bağlı olarak uykuya dalma veya uykuyu sürdürme ile ilgili problemler ortaya çıkabilir. Bu durum sonucu oluşan gündüz vakti uykululuğu, halsizlik ve uyku açlığı gibi durumlar kişiyi hem duygusal hem de fiziksel yönlerden olumsuz yönde etkiler. Bu sendrom kaynaklı oluşan belirtiler genellikle vücudun iki tarafını da etkiler ancak bazı kişilerde şikayetler sadece tek bir bacakta da meydana gelebilir. Orta düzeydeki bir rahatsızlıkta belirtiler gelip geçici özellik gösterebilir. Bacaklar dışında kol ve kafa hareketlerini de etkileyebilen huzursuz bacak sendromu belirtileri genellikle yaşın ilerlemesi ile kötüleşme eğilimindedir.
Bu rahatsızlığa sahip bireyler belirtilerinin hafiflemesi için dürtüsel olarak hareket ederler. Yataktan kalkarak yürüme, yatakta bacağın savurulması ya da yatakta dönme gibi eylemler hastaların rahatlamak adına yaptıkları hareketler arasında yer alır. Bu aktiviteler nedeniyle hastanın beraber uyuduğu kişinin de uyku kalitesi olumsuz yönde etkilenebilir.
Huzursuz Bacak Sendromu Tanısı Nasıl Konulur?
Huzursuz bacak sendromu tanısını direkt olarak ortaya koyabilecek bir test mevcut değildir ancak çeşitli tetkikler bu rahatsızlığın gelişimine neden olabilecek durumların aydınlatılmasında etkili olabilir. Kan testleri başta demir eksikliği olmak üzere çeşitli anormalliklerin tespit edilmesinde etkili olabilir. Elektromiyografi (EMG) ve sinir iletim çalışmaları özellikle radikülopati ya da nöropatiden şüphelenilen hastaların tanısında faydalı olabilir.
Polisomnografi olarak isimlendirilen uyku tetkikleri hastada bacak hareketlerinin meydana gelme sıklığı ve uyku paterninin ortaya konmasında başvurulabilir. Uyku sırasında istemsiz olarak meydana gelen bacak hareketleri genellikle ani başlangıçlıdır ve 1-5 saniyelik bir süre zarfında devam edebilir. Bu hareketlerin ortaya çıkma sıklığı ise uyku sırasında ortalama olarak 30-40 saniyede 1 olarak tespit edilir. Özellikle çocuk hastalarda ailede bu rahatsızlıktan etkilenen diğer bireylerin varlığının sorgulanması gereklidir.
Huzursuz bacak sendromu hastalarında her ne kadar fizik muayene sırasında herhangi bir bulgu elde edilmese de çeşitli nörolojik hastalıkların, radikülopatinin ya da parkinson hastalığının dışlanması için hekimler tarafından huzursuz bacak sendromuna tanısal yaklaşımda fizik muayeneye başvurulur.
Direkt olarak tanı koymada faydalı herhangi bir tetkik bulunmaması sebebiyle huzursuz bacak sendromunun teşhisi hastanın klinik özellikleri doğrultusunda gerçekleştirilir. İrdelenen klinik kriterlerinin tümünün hastada mevcut olması halinde huzursuz bacak sendromu tanısı konulabilir:
- Huzursuzluk ve rahatsızlık gibi hislerin eşlik ettiği, alt ekstremitede meydana gelen karşı konulamaz hareket ettirme dürtüsü
- Gündüz vaktinde bu dürtünün daha az ortaya çıkması ancak günün ilerleyen saatlerinde giderek kötüleşmesi
- Şikayetlerin genel olarak istirahat, hareketsizlik ya da uyku sırasında belirginleşmesi
- Alt ekstremitede meydana gelen hareket etme dürtüsünün yürüme ya da bacakların esnetilmesi gibi aktiviteler sonrasında kısmen veya tamamen rahatlaması, eylemlerin sürdürülmesi sırasında belirtilerin hafiflemesi ya da kaybolması
- Geceleri kötüleşen hareket ettirme dürtüsünün uykuya dalmayı imkansız hale getirmesi ve bu duruma bağlı olarak hastada gündüz vakti halsizlik şikayeti oluşması
- Şikayetlerin kas krampı, spazmı ya da bacağın uygun olmayan pozisyonda tutulması gibi nedenlerle oluşmamış olması
Moodist Hastanesi’nde Huzursuz Bacak Sendromu Nasıl Tedavi Edilir?
HBS düşünülen hastalarda, tedaviye başlanmadan önce sekonder sebepler ve birlikte görülen hastalıklar sorgulanmalı ve tetkik edilmelidir. Böylece tespit edilebilen sekonder sebebe yönelik tedavi, hastanın yakınmalarında tam düzelme sağlayabilir veya verilecek ilaç dozunun düşürülmesini mümkün kılabilir. Tedavi seçenekleri semptomların sıklık ve şiddetine göre düzenlenmektedir.
Hafif düzeyde huzursuz bacak sendromu yakınmaları olan hastalarda, çeşitli yan etkileri olabilecek ilaçları reçetelemeden önce, farmakolojik olmayan tedavi yöntemleri denenmelidir. Uyumadan önce germe egzersizleri gibi hafif-orta dereceli fiziksel aktiviteler, sıcak banyo işe yarayabilmektedir. Beraberinde, yatak odasının serin olması, rahat pijamalar kullanılması, aynı saatte uyuyup aynı saate uyanma, gündüz uyumama şeklinde düzenli bir uyku paterninin oluşturulması gibi düzenlemeler de önerilmektedir. Huzursuz bacak sendromu olan hastaların, semptomları şiddetlendirdiği bilinen kafein, nikotin, alkol ve tetikleyici birtakım ilaçlardan kaçınmaları gerekmektedir.
Hafif semptomları olan hastalarda farmakolojik olmayan tedavi işe yarasa da, orta ve ileri düzeyde şikayetleri olan hastalarda çoğunlukla medikal tedaviye ihtiyaç duyulur. Huzursuz bacak sendromu hastalarında uyku bozukluğunun düzeltilmesiyle, bu hastalarda sık görülen yorgunluk, konsantrasyon eksikliği, uyku hali ve hatta depresyon gibi sorunlar da çözümlenebilir. Bunun yanı sıra verilen tedavi ile hastaların, kitap okuma, televizyon izleme, sinemaya gitme, seyahat etme gibi şikayetleri arttıran aktivitelerden keyif almaları da sağlanmaktır.
Huzursuz Bacak Sendromu Tedavi Edilmezse Ne Olur?
Willis-Ekbom hastalığı olan bireylerin yaklaşık %70’inde, şikayetlerde zaman içerisinde belirgin bir kötüleşme meydana gelir. Bazı hastalarda bacaklar dışında kollarda da şikayetler ortaya çıkabilir. Kötüleşen huzursuz bacak sendromu belirtileri ve bu belirtilere bağlı oluşan uyku problemleri nedeniyle hastaların yaşam kalitesi oldukça kötü şekilde etkilenebilir.
Yapılan çeşitli çalışmalar huzur bacak sendromu hastalarında hipertansiyon, baş ağrısı ve uyku problemlerine karşı bir yatkınlık oluşabileceğini göstermiştir.
Huzursuz Bacak Sendromu ile Başa Çıkmak İçin Ne Yapılabilir?
Huzursuz bacak sendromu belirtilerinin özellikle gece vakti kötüleşme eğiliminde olması nedeniyle yatak odasının huzur ve rahat bir ortama sahip olması önemlidir. Aynı zamanda uyku vaktine yakın zamanlarda uykuya dalmayı zorlaştıracak bilgisayar ve telefon ekranından uzaklaşmak da etkili olabilir. Bu uygulamalar dışında hekimlerinizin bilgisi ve önerisi dahilinde yapabileceğiniz çeşitli yaşam tarzı değişiklikleri sayesinde Willis-Ekbom hastalığı şikayetlerinde bir miktar rahatlama sağlanabilir.
- Tütün kullanımından sakınmak
- Düzenli egzersiz yapmak
- Uyku öncesinde sıcak bir banyo yapılması
- Etkilenen bölgeye masaj uygulanması
- Alkol tüketiminin sınırlandırılması
- Etkilenen bölgeye sıcak veya soğuk uygulama yapılması
- Kafein içeren çay, çikolata, kahve ve enerji içeceklerinden uzak durulması
- İşlem görmüş gıdaların, yüksek şeker içeriğine sahip ürünlerin ve kızarmış yiyeceklerin tüketiminden sakınılması
Bu uygulamalar dışında demir, folat ve magnezyum ile bu rahatsızlık arasındaki ilişkiden dolayı bazı beslenme planı değişiklikleri de Willis-Ekbom hastalığı belirtilerinde olumlu etki yapabilir. Demir eksikliği ya da direkt olarak merkezi sinir sisteminde demirin kullanımı ile ilgili problemler sonucu huzursuz bacak sendromu ortaya çıkabilir. Bazı hastalarda beslenme programına kırmızı et, karaciğer, ıspanak gibi yeşil yapraklı sebzeler, kuru meyveler, deniz ürünleri ve fasulye gibi demir içeriği zengin gıdaların eklenmesi ile demir eksikliğinin giderilmesinde katkı sağlanabilir. Magnezyum ve folat, düzgün bir kas kasılmasının ve sinir hücreleri arası iletiminin sağlanmasında vücudun normal fonksiyonlarına katkı sağlayabilen besin maddeleri arasında yer alır. Karaciğer, ıspanak, börülce, kuşkonmaz ve brüksel lahanası gibi gıdalar folat içeriği zengin gıdalara örnek teşkil eder. Badem, yer fıstığı ve kaju gibi kuruyemişler ise magnezyumdan zengin besinlerdir.
Huzursuz Bacak Sendromu Olan Yakınıma Nasıl Yardımcı Olabilirim?
Huzursuz bacak sendromunu ile ilgili olarak hem hastanın hem de hasta yakınlarının bilinçlendirilmesi oldukça önemli bir konudur. Hastalığın doğası, tedavisi ve kontrolü için yapılabilecek çeşitli uygulamalar hakkında bilgi sahibi olmak, huzursuz bacak sendromu hastasını anlayabilmek ve destek olabilmek adına atılabilecek en önemli adımdır.
Bu sayfadaki bilgiler Moodist Psikiyatri ve Nöroloji Hastanesi Medikal Ekibi tarafından hazırlanmıştır.